DANIŞTAY SAYIN BAŞKANŞIĞI'NA
YÜRÜTMEYİ DURDURMA TALEPLİDİR
DURUŞMA TALEPLİDİR
ADLİ MÜZAHARET TALEPLİDİR
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
1-
BAŞBAKANLIK
2- BAYINDIRLIK VE İSKAN BAKANLIĞI
DAVANIN TÜRÜ :
İPTAL
DAVASI
DAVA KONUSU :
../....
Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ve ../../.... Tarihli Jeolojik Etüt Raporunun
İptali İstemidir.
İŞLEMİM
İLAN TARİHİ :
AÇIKLAMALAR VE
HUKUKİ
GEREKÇELER :
Müvekkil davacının ....... İlçesi ...... Beldesi ....-....-....-....-.... no'lu parsellerde
toplam .... dönüm; ...... metrekare inşaat alanlı, üzerinde ev ve depo gibi
değişik ve ruhsatlı yapıların yer aldığı taşınmazı bulunmaktadır. Davacı müvekkile ait bu taşınmaz ../../....
tarihli jeolojik etüt raporu uyarınca ve ../../.... tarih ve .... sayılı
Bakanlar Kurulu Kararı ile afete maruz bölge ilan edilen alan içerisinde yer
almaktadır.
1.Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından
Afete Maruz Bölge sayılmasına esas olmak üzere ../../.... günlü ekte de bir
örneğini sunmuş olduğumuz (Ek-1) jeolojik etüt raporu düzenlenmiştir.
Müvekkilimiz bu raporu, unsurlarını ve içeriğini Bakanlar Kurulu Kararı'nın ilanı ile
öğrenmiştir.
2.7269 Sayılı yasanın 2. Maddesi '….yer kayması,kaya düşmesi ve çığ gibi
afetlere uğramış veya uğrayabilir bölgeler İmar ve İskan Bakanlığı'nca tespit
ve bunlardan şehir kasaba ve köylerde de belli edildikçe harita veya krokilere
işlenmek suretiyle afete maruz bölge olarak İmar ve İskan Bakanlığının
teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca kararlaştırılır ve bu suretle tespit olunan sınırlar İmar ve İskan
Bakanlığı' nın teklifi üzerine ilgili valiliklerce ilan olunur.' şeklindedir. Bu yasal prosedür uyarınca ve
../../.... tarihli jeolojik etüt raporunu temel alarak ../../.... tarih ve
../.... sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile ...... Bölgesi hariç olmak üzere ekte
sunulan krokide belirtilmiş olan alan "afete maruz bölge"(yapı ve
ikamet için yasaklanmış alan) olarak kararlaştırılmıştır.
3. Oysa, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı
tarafından düzenlenen ../../.... günlü Jeolojik Etüt Raporu açıkça hukuka ve gerçeğe aykırıdır. Şöyle ki:
A.Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından
tanzim edilen ve söz konusu bölgenin
afete maruz bölge sayılması konusunda esas alınan bu rapor afete maruz bölge
değerlendirilmesini ...... Fabrikası Bölgesi ve ......-.......... meskun sahası
ile ....... deresinin doğusunda kalan alan olmak üzere iki ana bölümde
yapmaktadır. Söz konusu alanlar yine Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca
düzenlenmiş bulunan ve ekte de sunduğumuz (Ek-2) 1/5000 ölçekli harita
da açık bir şekilde gözükmektedir.
B.../../.... tarihli Bayındırlık ve İskan
Bakanlığı tarafından düzenlenen rapor; ..... Bölgesi için ..... şirketi
tarafından hazırlatılan
"........ TESİSLERİ JEOLOJİK, JEOFİZİK, GEO-TEKNİK VE TEMEL YAPI
TASARIM ETÜD RAPORU" nu esas alırken; ikinci alan için "........ ÇÖKME ALANININ JEOLOJİK VE
JEOFİZİK ÖZELLİKLERİ İLE ÇÖKME MEKANİZMASININ ARAŞTIRILMASI" isimli ve
..... Üniversitesi tarafından hazırlanan raporu esas almaktadır. Oysa söz
konusu iki rapor, olayı açıklama mekanizmaları, inceleme yöntemleri ve
özellikle de inceleme yapılan derinlikleri açısından birbirinden
farklıdır. Bu raporların farklı inceleme yöntemleri ve mekanizmalarla
düzenlenmiş bulunduğu, bizzat ../../.... tarihli raporda da açıkça
belirtilmiştir. Nitekim yine afete maruz bölge nitelendirilmesi kapsamında
bulunan .... Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi tarafından ....
Üniversitesine onaylanan ve ekte bir örneğini sunduğumuz (Ek-3) raporda
da tamamen farklı bir sonuca ulaşılmıştır. Bu raporun bir örneği ekte
sunulmuştur. Yine aynı "afete maruz bölge" kapsamında yer alan
Serbest Bölge ve ...... Tesislerince ......... Üniversitesi ve özel bazı
mühendislik şirketlerine hazırlatılmış ve Bakanlıkta onay için bekleyen
raporlarda da ../../.... tarihli rapordan tamamen farklı sonuçlara
ulaşılmıştır. Yine bizzat ../../.... tarihli raporun ilk sayfasının son
bölümlerinde aynen; " ....İzmit Körfezindeki tektonik ilişkilerde
birçok belirsizliğin olduğu, bu konuda değişik kamu kurumlarınca araştırma
projelerinin yürütüldüğü ve kesin sonuçlara henüz ulaşılmadığından ......"
denilmekte ve raporun temeli bu belirsizlikler ve çelişkiler üzerine
oturtulmaktadır.
../../.... tarih ve ../.... sayılı Bakanlar
Kurulu Kararı işte bu belirsizlikleri, çelişkileri ve haklı hiçbir nedene
dayanmayan ve dayanması mümkün olmayan eşitsizlikleri içeren bir rapora
dayanarak verilmiş bulunmaktadır. Sırf bu nedenle dahi iptali gerekmektedir. Bu
işlemlerdeki değerlendirmelerde ve kullanılan takdir yetkilerinde objektif,
tarafsız, doğru kullanılmamış olması, objektif hukukun önceden belirli bir
sebebe bağladığı hukuki sonuç ve amaçtan farklı ve başka bir sonuç elde etmeye
yönelmesi ve diğer hukuka aykırılıklar nedeniyle de iptali gerekmektedir.
Söz konusu ../../.... günlü raporda ......
bölgesi (yeni yapı için yasaklanmış bölge) için deniz ilerlemesinden
etkilenmediği ve kıyı kenar çizgisinin güneyinde kaldığı; bunun dışındaki diğer
alan (yapı ve ikamet için yasaklanmış bölge) içinse, deniz
ilerlemesinden etkilendiği ve kırık hattının kuzeyinde kaldığından bahisle, bu
iki ana bölüm arasında bir fark yaratılmaktadır. Oysa, Bayındırlık ve İskan
Bakanlığınca bu rapor uyarınca düzenlenmiş bulunan ve ekte de sunduğumuz 1/5000
ölçekli haritadan da açık bir şekilde anlaşılacağı üzere, her iki bölge de
kırık hattının kuzeyinde ve kıyı kenar çizgisinin güneyinde bulunmaktadır.
Deniz ilerlenmesinden esas olarak etkilenmiş ve deprem sonrasında medyada
uzunca bir süre hayretle izlenen alan Bakanlar Kurulunca "afete maruz
bölge" olarak kararlaştırılmış olan bölgenin batısında yer almaktadır. Yine yaratılan farklılığın
aksine yapı ve ikamet için yasaklanmış bölgenin büyük bir kısmı ....... Tesislerine
nazaran denizden daha uzak ve deniz seviyesinden daha yüksekte
bulunmaktadır.
17 Ağustos depreminde Yalova'dan doğuya doğru
bir çok bölgede (özellikle Yüzbaşılar, Seymen, Değirmendere) kırılma ve
çökmeler gözlenmiş olmakla birlikte, ../../.... tarihli raporda sadece .....
bölgesinin yuvarlak etrafının afete maruz bölge olarak kararlaştırılmasının
teklif edilmiş olması dikkat çekicidir. Yine 17 Ağustos depreminin hemen
ardından ...... Mahallesinde bulunan ve depremden çizik bile almadan kurtulan
tüm binalar hakkında istisnasız ve dikkat çekici bir şekilde ağır
hasarlı ve yıkım kararı verilmiş, ardından Sakarya İdare Mahkemelerine itiraz edilmiş ve yapılan bilirkişi
incelemeleri doğrultusunda verilen mahkeme kararıyla hepsinin hasarsız olduğu
tespit edilmiştir. Bu gelişmeler, bölge halkında afete maruz sayılan bu
bölgenin boşaltıldıktan sonra ...... Fabrikasının ihtiyaçlarına tahsis edileceği
düşüncesini uyandırmıştır. Sonrasında basında çıkan haberlerle de bu düşünceler
ve inançlar kuvvetlenmiştir.
1)- ....... Mahallesi sakinlerinden ........ .....'
a başvurusu sonucu, Afet İşleri Genel Müdürlüğü tarafından, ../../.... tarih,
.... sayı ve ........ kayıt sayılı ekte
örneğini sunduğumuz cevabi yazıda(Ek-4)
2)- Yine; ...... Mahallesi sakinlerinden ....
......' a başvurusu sonucu, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından,
../../.... tarih, ...... sayı ve ........ kayıt sayılı ekte örneğini sunduğumuz
cevabi yazıda (Ek-5)
3). ../../.... tarihli raporda :
"Afete Maruz Bölge" olarak
kararlaştırılma sebebi : "......zeminin çürük olması değil,
güney sınırından geçen fay boyunca çökmesi ve kuzey sınırını teşkil eden İzmit
Körfezinin karayı basması ve ileride oluşabilecek bir deprem sonucunda alanın tamamının
sular altında kalma tehlikesi tespit edilmesi....." şeklinde
açıklanmıştır.
....... Bölgesinin Durumu ise : "Bu tür tesislere
7269-1051 sayılı yasa gereği, herhangi bir yardım yapılması mümkün
olmadığından, bu yapıların ekonomik ömürlerini tamamlayıncaya kadar
korunmasının önerildiği belirtilmektedir".
Bu durumda hemen şu sorular gündeme
gelmektedir :
Fabrika inşaatı şeklinde ve yer yer çelik
konstrüksiyon kullanılarak yapılan ve güçlendirilmesi önerilen bu tesisin
ekonomik ömrü ne kadardır?
Bu bölgedeki risk, bölgenin tamamen çökmesi ve
sular altında kalması ise; ..... tesisinin önerilen güçlendirilmesi söz konusu
edilen çökme ve İzmit Körfezinin suları altında kalması riskine karşı ne kadar
etkili olabilecektir. Bu dönemde olası senaryo uyarınca etkili bir deprem
yaşanma ihtimali nedir? Bu alanın tamamen çökmesi ve sular altında kalmasını
engellemek için ...... Tesisleri hangi güçlendirme yöntemlerine
başvurabilecektir.
Eğer ...... Tesisinin burada kalmasına izin
verilmesinin sebebi; bu tür sanayii tesislerine konut ve bakkal, fırın gibi
küçük işyerinde olduğu gibi kalıcı konut veya kalıcı işyeri yardımı
yapılamaması ise; aynı konumda olan, sanayi tesisi statüsünde bulunan ve aynı
şekilce kalıcı işyeri yardımı yapılamayan ....... Tavuk Çiftliği, Küçük Sanayi
Sitesi, Serbest Bölge ve müvekkilimize ait ...... metrekarelik alanda kurulu
hayvan ahırı ve yem depolarının yer aldığı tesislere, burada kalmalarına
(ekonomik ömürleri boyunca) izin verilmemesinin haklı sebebi nedir?
../../.... tarihli raporun iptali için ......
Mahallesi Sakinleri tarafından yapılan başvurular sonrasında ...... 1. İdare
Mahkemesi ../.... E. ve ......2. İdare Mahkemesi ../....-.... E. numaralarıyla
açılan toplam 195 davaya karşı Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca verilen
cevapta; bu bölgedeki insanların, tüm riskleri göze alarak burada kalma
istemlerine karşı idarenin, "vatandaşların sağlıklı ve güvenilir bir
ortamda yaşamalarını vatandaşa rağmen sağlama yükümlülüğünün Anayasal
zorunluluğu olduğu" belirtilmiştir. Ve yine bu riskin çok büyük ve yakın
olması nedeniyle yürütmenin durdurulması kararının verilemeyeceği ifade edilmiştir.
Devletin vatandaşa rağmen vatandaşlarını koruma
yükümlülüğünün bulunduğu ve bunun Anayasal bir zorunluluk olduğu
tartışmasızdır. ...... Tesislerinde (diğer alanlara nazaran daha riskli
bir bölgede) hatta ..... Limanı esas alındığında bizzat denizin hemen kıyısı ve
üzerinde, hizmet vermekte olan ve ...... Tesislerinin ekonomik ömrü boyunca
hizmet vermeye devam edecek olan ve malum senaryo göz önüne alındığında olası
bir çökmede deniz altında kalmaktan
kurtulma ihtimali bulunmayan 4000 (dörtbin) kadar çalışanın ve ailelerinin de
aynı Anayasal koruma yükümlüğü kapsamında düşünülmesi gerekmemekte midir? Bunun
haklı nedeni nasıl açıklanabilir? Eğer
bu idari işlem ve düzenlemelerin amacı riski ortadan kaldırmak ve can
güvenliğini sağlamak ise; müvekkilimize ait hayvan ahırları ve yem depolarından
çok; öncelikle her aşıdan daha riskli olan ve binlerce çalışanın yer aldığı
....... Bölgesi için önlem getirilmesi gerekmez miydi?
Eğer bu bölge bu derece büyük bir risk altında
ise; ..... ve serbest Bölge için Liman inşaatına, ard alanlarında devam etmekte
olan yapılaşmalara niçin izin verilmekte ve bu inşaatlar niye halen devam
etmektedir. Yine aynı "afete maruz bölge" içinde bulunan arıtma
tesislerinin birçok çalışanını ve idari diğer personeli barındıracak olan idari
binaları niye bu riskli alana hem de Bayındırlık ve İskan Bakanlığı onayı ile
idarece yaptırılmaktadır.
Tüm bu işlemler ve sorular birlikte
değerlendirildiğinde; müvekkil (davacı)ya ait ve sadece, yem depoları ile
hayvan ahırlarının bulunduğu bu alanın ...... Tesislerinden farklı olarak hem
yapı hem ikamet için yasaklanmasını gerektiren haklı sebep nedir?
İşte tüm bu haklı soruların ve kuşkuların cevabı
bulunamadığından; birçok belirsizlikler, çelişkiler ve haklı nedene dayanmayan
eşitsizlikler içeren, konu, sebeb, maksat açısından hukuka aykırı olan ve
bunları bizzat öneren ../../.... tarihli jeolojik etüt raporunun ve bu rapora
dayanarak verilmiş olan ../../.... tarih ve ../.... sayılı Bakanlar Kurulu
Kararının iptalini talep etme zorunluluğu doğmuştur.
YÜRÜTMEYİ DURDURMA TALEBİMİZ
HAKKINDA : "Afete Maruz
Bölge" ilan edilmenin sonuçları ve 7269 sayılı yasanın sair hükümleri
uyarınca, müvekkilimize ait bu alanın boşaltılması, üzerindeki yapıların
yıkılması, müvekkilimize Sanayi Tesisi olması nedeniyle bu durumda her hangi
bir yardım yapılmasının mümkün olamayacağının da belirtilmiş olması gibi
nedenlerle,"Afete Maruz Bölge" kararının yürütülmesi müvekkilimiz aleyhine telafisi güç ve
imkansız zararlar doğmasına sebep olacağından, ivedilikle yürütmeyi durdurma
kararının verilmesini talep etme
zorunluluğu doğmuştur.
ADLİ MÜZAHERET TALEBİMİZ HAKKINDA : 4539 Sayılı ' Doğal
Afet Bölgelerinde Afetten Kaynaklanan Hukuki Uyuşmazlıkların Çözümüne ve Bazı
İşlemlerin Kolaylaştırılmasına İlişkin Kanun
Hükmünde Kararnamenin Kabulü Hakkında Kanunun 3. maddesinde "doğal
afete maruz kalanların istemleri halinde afetten kaynaklanan hukuki
uyuşmazlıkların çözümüne ilişkin her türlü dava ve işlemlerde adli müzaheret
uygulanır" denmektedir. 17 Ağustos 1999 depremi sonrasında, verilen afete
maruz bölge kararına karşı açmış bulunduğumuz iptal davasına ve talep ettiğimiz
yürütmeyi durdurma kararına ilişkin olarak
4539 Sayılı yasanın 3. Maddesi gereğince adli müzaheret isteminde
bulunmaktayız.
HUKUKİ SEBEPLER :
Anayasal İlkeler ve Hükümler, Hukukun
Vazgeçilemez Temel Kavramları, 7269 Sayılı Yasa, Afet Sebebiyle Hak Sahibi
Olanların Tespiti Hakkında Yönetmelik,
4539 Sayılı Yasa ve İlgili sair mevzuat.
DELİLLER :
1. Bayındırlık ve İskan
Bakanlığı tarafından hazırlanmış ../../.... tarihli rapor, (ek 1)
2.Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca düzenlenmiş
1\ 5000 ölçekli harita, (ek 2)
3.Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından
.......' ye hazırlatılmış ........ Çökme Alanının Jeolojik ve Jeofizik
Özellikleri ile Çökme Mekanizmasının Araştırılması başlıklı raporu,
4...... Bölgesi için ...... Şirketi tarafından
hazırlanan ....... Tesisleri Jeolojik, Jeofizik, Geo-Teknik ve Temel Yapı
Tasarım Etüt Raporu,
5........... Sondajcılık Ltd. Şti. tarafından
hazırlanmış ....... Üniversitesince ayrıntılı bir şekilde incelenerek
onaylanmış ..... Sanayi Sitesi Yapı Koop. raporu (ek 3)
6.......... İdare Mahkemesi ../....-.... E.)sayılı
karara çıkmış dosyaları
7.Tapu kayıtları, Keşif, bilirkişi incelemesi ve
raporları , gazete kupürleri, diğer her türlü
yasal delil.
İSTEM SONUCU :
1. Bayındırlık ve İskan
Bakanlığı tarafından tanzim edilen ../../.... tarihli jeolojik etüt
raporunun açıkça hukuka aykırı olması; çelişkiler, belirsizlikler ve haklı nedeni bulunmayan eşitsizlikler
taşıması, değerlendirmelerde, işlemlerde ve takdir yetkilerinin kullanımının
objektif, tarafsız, doğru ve kamu yararına
olmaması, objektif hukukun önceden belirli bir sebebe bağladığı hukuki
sonuç ve amaçtan farklı bir sonuç elde edilmesi, diğer bir çok açıdan hukuka
aykırı olması ve Bakanlar Kurulu Kararnamesinin temelini teşkil ediyor olması
nedeni ile iptaline;
2. ../../.... tarihli ve
../.... sayılı Bakanlar Kurulu Kararının sadece ../../.... tarihli ve açıkça hukuka
aykırı bir rapora dayanarak verilmiş olması ve yukarıda sayılan aynı sebeplerle
hukuka aykırı olması nedeni ile iptaline;
3. Müvekkilimiz açısından,
sahibi olduğu alanın "Afete Maruz Bölge" ilan edilmesinin sonuçları
telafisi imkansız zararlara yol açacak olduğundan ve iptal konusu işlemlerin
açıkça hukuka aykırı olması sebebiyle ivedilikle yürütmeyi durdurma
kararının verilmesine,
4. 4539 Sayılı yasa
gereğince adli müzaheret talebimizin kabulüne,
5. duruşma istemimizin
kabulüne
karar verilerek, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine, 1136 Sayılı
Avukatlık Kanununun 4667 Sayılı Kanunla değişik 164/son fıkrası uyarınca karşı
taraf vekalet ücretinin Avukat olarak adımıza hükmedilmesine karar verilmesini
saygılarımızla arz ve talep ederiz. ../../....
DAVACI VEKİLİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder