NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NE
ANKARA
DAVACI: ………………………
VEKİLİ: Av……………………
DAVALI: ………………………
DAVA:
Daire Satış Sözleşmesinin Geçersizliğinin Tespiti Ve Ödenen 20.000
TL’nin Sözleşme Tarihinden İtibaren İşleyecek En Yüksek Yasal Faizi İle
Birlikte Tahsili Ve Geçen Süre İçerisindeki Zararların Tazmini
Talebidir.
DAVA DEĞERİ: 20.000,00 TL ve İşleyecek En Yüksek Yasal Faiz Miktarı
AÇIKLAMALAR:
1.
Müvekkilim 18.03.2009 tarihli ………………… ile düzenlenen daire satış
sözleşmesi nazarınca, arsa kayıtları Ankara İli Mamak ilçesi Ekin
Mahallesi mevkiinde tapunun ………………….. parselde kayıtlı arsa üzerinde
yapılan binanın 1(bir) katında güneybatıdaki dairenin kendisine satımı
konusunda anlaşmışlardır.
2. Müteahhit yapımcı firmanın daireyi
teslim tarihi 30.12.2010 olarak taraflar arasında belirlenmiş olup
sözleşmede bu durum belirtilmiştir. Fakat söz konusu tarihte ve bugüne
kadar geçen süre içerisinde yüklenici firma edimini ifa etmemiştir.
Bundan ötürüdür ki müvekkilim söz konusu firma tarafından mağdur durumda
bırakılmıştır. Ne dairesini alabilmiş ne de ödediği meblağ kendisine
iade edilmiştir.
3. Müvekkilim ……………………. Sözleşmenin düzenleme
tarihinde dairenin satış bedeli olarak belirlenen 63.000 tl’nin 20.000
TL’sini 2008 model Doblo 1,3 multijet markalı arabasını vererek ifa
etmiştir ve bu sözleşmede açık olarak belirtilmiştir. Kalan 43.000
TL’nin iş yapıldığı sırada ödeneceği yine sözleşmede yer almaktadır.
Kastedilen iş olarak; Mutfak dolabı, kapı, doğrama yapılacağı ve Birim
Fiyat olarak mutfak mt/tül: 120tl/mtt, kapı:150 tl Adet boyalı, doğrama:
kereste maliyetine göre hesaplanacak ve hesaplamadan sonra kalacak
bakiye ise daire tesliminde ödenecektir şeklindedir.
4. Söz
konusu sözleşme taraflar arasında düzenlenmiş olup adi yazılı
sözleşmedir. O dönemin şartlarında taraflar aralarındaki güven
ilişkisine dayanarak sözleşmeyi noterde düzenlemek yerine kendi
aralarında adi yazılı şekilde imza etmişlerdir. Somut olayda gayrimenkul
satım sözleşmesi, resmi şekle uyulmadığından geçersizdir. Şekle
aykırılığın hukuki sonucu geçersizliktir; şekli geçersizlik, hukuki
işlem tarafı ve ya tarafları hiçbir şekilde geçersiz işlemin yerine
getirilmesinde
talep imkânı vermez, fakat ifa edilmiş edimlerin geri verilmesini talep
hakkı verir. Sözleşmenin geçersizliği, ana işlemin yanı sıra
eklentilerini de kapsar. Gayrimenkul satışı hükümsüz olduğu gibi, fer'i
nitelikteki dönme/fesih halinde ödenen bedelin iadesine ilişkin
düzenleme de hükümsüz olmalıdır. Hal böyle olmakla birlikte Yargıtay,
içtihatlarında, MK.m.2 de düzenlenen iyiniyet kuralını, sözleşmenin
önemli ölçüde hayata geçirilmiş ve artık geçersizliğinden söz etmenin
iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil edecek noktaya ulaşmış olması
halindeyse, resmi şekle uyulmamanın, artık geçersizlik nedeni
olamayacağını bazı ayrık durumlarda düzenlemiş. Bununla birlikte kural
olarak geçersiz bir hukuki işleme dayanarak kendisini borçlu zannedip
edimini ifa eden, yerine getirdiği edimin geri verilmesini talep
edebilir. Geri isteme talebi sebepsiz zenginleşmeye ilişkin Bk. M. 62’ye
dayanmaktadır (condictointebiti) Sebepsiz zenginleşme konusunda önceden
sözleşme yaparak özel hükümler koymak adetten değildir. Sebepsiz
zenginleşmenin kurallarına göre, alan aldığını faiziyle birlikte hemen
geri vermekle yükümlüdür. Bk. M. 62’de düzenlenen borç olmayan şeyin
ifası ile sebepsiz zenginleşmenin tüm şartları şeklen geçersiz hukuki
işlemden doğan borcun yerine getirilmesi ihtimalinde mevcuttur. İfa
amacıyla yapılan (causasolvendi) kazandırmanın yapıldığı anda ifanın
dayandığı borç ilişkisi ve ifayı yapan kendi özgür iradesiyle kendisini
borçlu zannederek geçersiz işlemi ifa etmiştir.
5. YARGITAY 13.
HUKUK DAİRESİ’NİNE. 2000/2387K. 2000/4695T. 15.5.2000 kararında da
belirtildiği üzere sözleşmenin geçersiz olması verilenlerin sebepsiz
zenginleşme hükümleri uyarınca verilmesine engel değildir. Dolayısı ile
somut olayda müvekkilimin ödemiş olduğu 20.000 TL’nin müteahhit firma
tarafından iadesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun
E:2008/13-562, K:2008/552 sayılı 24.09.2008 tarihli kararında da
belirtildiği üzere geçersiz sözleşme de olsa verilenlerin sebepsiz
zenginleşme uyarınca iadesinin gerektiği açık olarak vurgulanmıştır.
Benzer bir olay sonrası verilen başka bir Yargıtay kararıda: Yargıtay
Hukuk Genel Kurulunun E: 2004/13-420 K: 2004/443 sayılı 06.10.2004
tarihli kararıdır.
6. Hukuken geçersiz sözleşmeler, haksız
iktisap kuralları uyarınca tasfiye edilirken, denkleştirici adalet
kuralı hiçbir zaman gözardı edilmemelidir. Bu husus hakkaniyetin ve
adaletin bir gereğidir. Hukuken geçersiz sözleşmeden kaynaklanan bu
nitelikteki bir uyuşmazlığın haksız iktisap kurallarına göre çözümlenip
tasfiye edilebilmesi için öncelikle haksız iktisabın kapsamını
tespitteki ilke ve esasların açıklanmasında zaruret vardır. Geçerli bir
sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına
kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine
dayanır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın
başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran
kişinin elde ettiği bu kazanımı geri verme zorunda olduğunu ve gerçek
bir eski hale getirme yükümlülüğü bulunduğunu ifade eder. Bilindiği
gibi ülkemizde yaşanan enflasyon uzun yıllar boyu yüksek oranlarda
seyretmiş ve paramızın değeri ( alım gücü ) de bununla ters orantılı
olarak devamlı düşmüştür. Belli bir miktar paranın verildiği tarihteki
alım gücü ile aynı miktar
paranın aradan geçen zamana bağlı
olarak iade günündeki alım gücünün farklı ve çok daha az olduğu bir
gerçektir. Dolayısı ile denkleştirici adalet ilkesi de göz önünde
bulundurularak müvekkilimin 2009 yılında ödemiş olduğu 20.000 TL’nin
günümüz şartlarına uyarlanarak borçlu ……………….. temsilen ………………tarafından
ödenmesi gerekmektedir.
7. Müvekkil’in mağduriyetinin
giderilmesi için iş bu davanın açılması zaruriyeti doğmuştur. Müvekkil
davalı tarafla yapmış olduğu sözleşme sebebiyle davalıya sözleşme
içeriğindeki miktarı ödemesiyle davalı sebepsiz zenginleşmiş müvekkilin
bu oranda zararı doğmuştur. Bu zararın giderilmesi için çeşitli kere
davalı aranmış ama ulaşılamamıştır. Son olarak davalıya ulaşılmaya
çalışıldığında ise Aydın İli Didim İlçesinde Kat Karşılığı İnşaat
yaptığı öğrenilmiştir. Yapılan sözleşmenin mahkemece geçersizliğinin
tespitini ile davalıya sözleşmeye güven ile ödenen 20.000,00 TL’nin
müvekkilime en yüksek yasal faiz uygulanarak ödenmesini talep
etmekteyiz.
DELİLLER: Keşif, ilgili her türlü yasal delil ile davalının muhtemel delillerine karşı delil sunma hakkımızı saklı tutuyoruz.
HUKUKİ NEDENLER: Borçlar Kanunu, medeni kanun, tapu kanunu, İcra İflas Kanunu, ilgili mevzuat ve içtihatlar.
SONUÇ VE İSTEM :
1. Yukarıda izah edilen ve yargılama sırasında oluşacak durumlar da göz önünde bulundurularak davanın kabulüne,
2. Taraflar arasındaki sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile
3. Davalıya ödenen 20.000 TL’nin yasal faizi ile birlikte ………………….. iadesine karar verilmesini
Saygı ile vekâleten arz ve talep ederim.
DAVACI VEKİLİ: AV………………
EKİ:
- Onanmış Vekâletname Örneği,
- 18.03.2009 Tarihli Daire Satış Sözleşmesi,
-Yargıtay 13.H.D.,Yar.Huk.Genel Kur. Kararları,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder